Güney Fransa‘ya gidenlerin es geçmediği yerlerden biri de Monaco ya da Türkçe yazılışı ile Monako‘dur. Açıkçası Nice’deki eğitim hayatım boyunca Türkiye‘den beni ziyarete gelen arkadaşlarımı gezdirmek için sonrasında da iş için birçok defa gittiğim bu şehri yürüyerek 3 saatte gezdirebiliyorum. Ancak bunun için iyi bir spor ayakkabı ve biraz da kondisyona ihtiyacınız olduğunu söylemem de fayda var.
Futbol takımı ve Formula 1 ile Türkiye’de adından bahsettiren Monaco’da gezilecek yerler için sadece yarım gün ayırsanız bence rahatlıkla yeter. Monaco’da nerede ne yenir ne içilir konusuna gelince açıkçası Avrupa‘nın önemli aşçılarının çalıştığı birçok restoran söz konusu. Ancak bunun da bir bedeli var. Monaco gece hayatı ise Nice çevresinin en VIP gece hayatlarından biri olarak dikkat çekiyor. Malum onca zengin insanı oraya toplayınca güzel de eğlendirmek zorundasınız. İsterseniz yavaştan Monaco hakkında bilmeniz gereken bazı bilgiler ile Monaco gezi notlarıma başlayayım.
instagram hesabımı takip edin –>@cokgezenadam
Monako (Monaco) Prensliği Hakkında
Monaco 8 Ocak 1297 yılında Cenevizliler’den bağımsızlığını kazanmış. Yani 700 yılı aşkın süredir Prenslik Grimaldi ailesi tarafından yönetiliyor. Tabi arada bazı kesintiler olmuş. 1793-1814 yılları arasında bir dönem Fransa’ya bağlanmış. Sonra 1860 Viyana Anlaşması’na kadar Sardanya Krallığı korumasında kalmış. 1861 yılında Fransa ile imzalanan anlaşma ile bugünkü statüsünü kazanmış. Tabi bunun bir maliyeti olmuş. O zamanlar Monaco’ya bağlı olan Menton ve Roquebrune’u Fransa’ya vererek topraklarının yüzde 80’ini kaybetmiş. Bugün de Grimaldi ailesinden Prens II Albert prensliği yönetiyor. Dış işlerinde Fransa’ya bağlı olsa da iç işlerinde özgür olan bu tarihi prenslik 2002 yılında Fransa ile bir anlaşma imzalamış. Bu anlaşmaya göre Grimaldi ailesinden bir varis çıkmazsa prensliğin yönetimi Fransa’ya geçecek ama Monaco halkı özgür statüsünü koruyacak.
Fransa‘nın güneyinde Nice ile İtalya sınırı arasında Akdeniz sahilinde ufak bir prenslik burası. Yaklaşık 2 kilometre yüz ölçümüne sahip prensliğin nüfusu ise yaklaşık 38 bin seviyelerinde. Monaco vatandaşlarına Fransızca Monagesque (Monagesk diye okunuyor) deniyor. Ülkenin ana dili Fransızca. Burada çok fazla yabancı yaşadığı için başta İtalyanca olmak üzere İngilizce ve Arapça da bilen çok kişiye denk gelebiliyorsunuz. Nüfusun çoğunluğunu Fransızlar oluştursa da Monaco vatandaşı değilseniz şehirde hayat size oldukça pahalı. Monaco vatandaşları kira vb konularda ekstra avantajlara sahipler. Burada çalışma saatleri ve vergi sistemi de Fransa’dan farklı.
Vizesiz ülke Monaco efsanesi
Monaco’da para birimi Euro. Türkler’den vize istemiyor. Tabi teoride. Pratikte ise Schengen vizenizin olması lazım çünkü Monaco’ya gelmek için önce Fransa’ya gelmeniz gerekiyor. Tabi benim özel yatım var Türkiye’den yatla çıkar Monaco limanına demir atar sonra da Fransa’ya girmeden buradan Türkiye’ye dönerim derseniz o ayrı.
Monaco adı nereden geliyor sorusuna dair ise çeşitli rivayetler var. Bunlardan bir tanesine göre Monaco adı M.Ö. 6. yüzyılda Monaco kayalığında yaşayan Monoikos kabilesinden geliyor.
Bir diğer rivayete göre ise bu ismin kökeni Antik Yunan efsanelerine kadar gidiyor. Heracles Monoikos (Yalnız Herkül) ifadesinden geldiği iddia ediliyor. Nitekim ülkenin en önemli limanının bugünkü adı da Port Hercule (Herkül Limanı).
Ülkeye dair bir ilginç bilgi de bayrağının Endonezya bayrağı ile aynı olması. tek fark ebatlarında gizli imiş. Ancak ilk bakışta birebir aynı duruyorlar. Özellikle vergi vergi avantajları ve kumarhaneleri ile dünya jet sosyetesinin ilgi odağı olan Monako’da ilginç hikayeler bitmiyor.
Grimaldi Ailesi ve sansasyonel aşkları
Prensliğin medyatik olmasının bir nedeni de ülkeyi yöneten ailenin mensuplarının Avrupa medyasını da kasıp kavuran aşk hikayeleri. Bu hikayelerden sonuncusu da Prens Albert’e ait. 2005 yılında babasının vefatı sonrası prensliği yönetmeye başlayan 53 yaşındaki Monaco Prensi Albert, geçtiğimiz yıllarda çok medyatik bir evlilik gerçekleştirdi. Prens Albert 33 yaşındaki eski yüzme şampiyonu Charlene Wittstock ile hayatını birleştirdi. Babası 3. Ranier’in Amerikalı ünlü oyuncu Grace Kelly ile evlenmesi kadar olmasa da, Prens Albert’in düğün seremonisi de büyük ilgi çekti. Fransız Nice Matin gazetesinin haberine göre her iki Fransız televizyon izleyicisinden biri, bu seremoniyi izledi. Bu medyatik düğün bir anda turistlerin ilgisini Monako’ya yönlendirdi.
Monako Gezilecek Yerler
Fransız Riviyerası’nda Nice ile İtalya arasında kalmış bu ufak prenslik özellikle Nice ve çevresine gelen turistlerin ilgi odağı oluyor. Yaklaşık 38 bin nüfusu olan bu ülkenin yılda yaklaşık 1,5 milyon turist ağırlaması muazzam bir başarı bence. Monako aslında bir günde rahatlıkla gezilebilecek kadar küçük. Ancak prensliğin V şeklindeki yapısından dolayı özellikle yaz döneminde gezmeye sabahtan başlamanız önerilir. Zira sıcakta yokuş çıkmak pek de kolay olmayabiliyor. Monako’yu gezmeye Prens Albert’in sarayının olduğu tepeye çıkarak başlanabilir. Bu tepeye çıkarken fotoğraf makinenizi yanınıza almayı unutmayın.
Sarayın bulunduğu tepeden Formula 1 pistine ve yat limanına hakim oluyorsunuz. Sarayın komşularının bulunduğu alanda dar sokaklarda hediyelik eşya mağazaları ve restoranlar bulabilirsiniz. Tepenin diğer cephesinden ise Monaco’nun iş merkezlerinin olduğu alan ve Monaco Stadı görülüyor.
Egzotik Bahçe (Jardin Egzotique)
Bu tepeye kadar çıkmışken, Egzotik Bahçe’yi görmeden ayrılmak olmaz. Birçok farklı kaktüs türlerinin bulunduğu bir bahçe burası.
Okyanus Müzesi
Bahçeyi gezdikten sonra Okyanus Müzesi’ni ziyaret edilebilirsiniz. Burası Monaco’nun en fazla ziyaret edilen müzesi. Ancak prenslikte bu alanda çok da fazla bir rekabet olduğu söylenemez.
Monaco (Monako) Katedrali
Müze ziyaretinden sonra Monaco Katedrali’ni de ziyaret edip buradaki ziyaret listenizi tamamlayabilirsiniz.
Monte Carlo Kumarhaneleri
Aşağıya indiğinizde Formula bir pistini takip ederek lüks oteller ve kumarhanelerin bulunduğu bölgeye ulaşabilirsiniz. Yorucu yokuşu bitirip buraya ulaştığınızda, kendinizi ciddi bir lüks akınına uğramış gibi hissedeceksiniz. Monte Carlo Casino önündeki lüks otomobiller ile turistlerin resim çekmek için durdukları birinci adres oluyor. Bu casionun önünde her zaman en az iki Ferrari ve benzeri bir başka lüks otomobil görebilirsiniz.
Hotel de Paris, Monte Carlo Casino, Hotel Hermitage gibi ultra lüks otellerin bulunduğu bu bölgede altınızda bir Ferrari, Aston Martin veya bir Bentley yok ise kendinizi kötü hissediyorsunuz. Birçok markanın lüks butikleri de bu bölgede bulunuyor.
Formula 1 Pisti
Formula 1 pistini takip ederek aşağıya doğru indiğinizde sağda meşhur Formula 1 tünelini görüyorsunuz. Sağ yerine sola dönerseniz, Monaco’nun sahillerinin olduğu bölgeye gidebilirsiniz. Buradaki özel plajların bile beklentilerinizi karşılamayacağını önceden belirtmekte fayda var. Çeşme, Bodrum ya da Yunan Adaları’nda çok daha güzel bir deniz ve plaj ortamı var.
Monaco’da (Monako) Nerede Ne Yenir?
Başta da belirttiğim gibi ufak bir şehir olsa da dünya jet sosyetesini şehre çekebilmek için çok iddialı restoranlarınızın olması gerekiyor. Monaco da bu konuda iddialı bir şehir. Şehrin başlıca iddialı restoranları şöyle: Blue Bay. Restaurant, Le Louis XV. Restaurant, Joël Robuchon Monte-Carlo, Il Terrazzino. Restaurant, EQVITA, Castelroc, Café de Paris, Quai des Artistes. Tabi bunlar biraz benim gibi düşük bütçe ile gezmeye çalışanları yorabilecek yerler.
Öte yandan Monako gibi turist mıknatısı bir şehirde turistlere yönelik fiyat kalite dengesi kurulamayan birçok da mekan oluyor. Ben marketten bir baget alıp yanına peynirlerle geçiştirmeyi tercih ediyorum. Ama yok o iş bize uymaz diyenlere de Maison de Pates Monaco, Lo Sfizo ve VIP Very Italian Pizza denenebilecek bazı adresler.
Monaco’ya Nasıl Gidilir? Monako Ulaşım
Monaco’ya Türkiye’den direkt uçuş yok. Zaten Monaco’nun havalimanı yok. En yakın havalimanı Fransa’nın Nice şehrinde. Buradan otobüsler de var. Ancak havalimanından kalkan otobüsler pahalı. Onun yerine Promenade des Anglais caddesine (1 dk yürüme mesafesi) çıkıp otobüsle tren istasyonuna gidilebilir. Nice tren istasyonundan yarım saatte Monaco’ya ulaşan trenler sıklıkla kalkıyor. Nice’den liman bölgesi taraflarından Monaco’ya giden 1,5 Euro bilet ücreti olan Ligne D’Azur otobüsleri de mevcut. Bu otobüslerle ulaşım trene göre daha uzun sürer.
Monaco’da Nerede Kalınır?
Monaco lüks konaklama anlamında oldukça alternatif sunan bir yer. Tabi ücretler de ona göre. Özellikle kumarhanelerin olduğu tepede Monte Carlo’daki oteller ve bir de sahil şeridindeki oteller dikkat çekici. Ben iş nedeniyle gittiğimde ikisinde de kaldım. Monte Carlo’da Hermitage Hotel’de yat limanı manzarasına karşı oldukça lüks bir oteldi. O zaman geceliği 650 Euro idi. Bugün 2250 TL’ye odalar var. Ayrıca bir diğer iş seyahatimde de Monte Carlo Bay Hotel’de kaldım. Burası sahil şeridinde yer alıyor. Burası görece daha ucuz ama yine geceliği 1000 TL’leri geçiyor.
Hermitage gibi tepedeki otellerde kalsanız da onların sahil şeridinde özel plajları var. Servis ile sizi götürüyorlar. Ama açıkçası Monaco plajlarını çok da beğenmiyorum. Ben bölgede daha güzel ücretsiz plajlar biliyorum. Bu yazımın altındaki linklerde bu bilgileri bulabilirsiniz.
Açıkçası bana sorarsanız yarım günün yeteceği Monaco gibi bir yerde konaklamaktansa Nice’de daha uygun bir bulmak daha mantıklı olabilir. Sonuçta tren ile sadece 40 dk mesafede burası.
Aşağıdaki Yazılar da İlginizi Çekebilir