Bildiğiniz gibi son dönemlerde otomobil üreticilerinden test araçları alıp, İstanbul’a yakın yerleri keşfe çıkıp hem bu yerleri hem de otomobille ilgili izlenimlerimi sizlerle paylaşıyorum. Geçtiğimiz haftalarda Citroen’in yeni modellerinden Cactus ile 4 güzel gün geçirdim. Cuma günü Citroen’den teslim aldığım test aracımla cumartesi günü Bursa, pazar günü de Edirne yolculukları gerçekleştirdim. Size bu yolculukların rotasını, durduğumuz durakları ve otomobil hakkında izlenimleri özet şekilde anlatacağım. Uğradığımız duraklar hakkında detaylı yazılar bloğumda mevcut. Bu yazıda da o yazılara linkler bulabilirsiniz.
instagram hesabımı takip edin –> @cokgezenadam
1. Gün İstanbul-Bursa Gezisi
Citroen Cactus ile ilk seyahatimize cumartesi sabahı başladık. Yola Florya’dan çıktık. Bakırköy’de Çayçek ve Dijitalseyahatname’den Gizem Torun ve Levent’te de Mevlana Gürbulak bana katıldılar. Yolculuğumuzda feribot kullanmadan Körfezi dolanma kararı aldık. Böylece otomobili çok daha fazla kullanıp tanıma fırsatı bulacaktık. Yolculuğumuzda Yalova’ya kadar 190 km boyunca durmadan devam ettik. Bu yolda İzmit’e kadar otobandan gidiyorsunuz yol oldukça rahat. Ancak otoyoldan ayrıldıktan sonra Değirmendere Gölcük gibi yerleşim merkezlerinden geçiyorsunuz ve doğal olarak hızınızı trafik lambaları kesiyor. Ayrıca yol artık otoban gibi düz değil. Ama bu mevsimde trafik çok olmuyor. Yaz döneminde İstanbul’lu gezginlerin trafiği beni birçok kez bu yollarda çileden çıkartıyordu.
Yalova’dan yaklaşık 10 km uzaklıkta Bursa yolunda Sepetçioğlu bir dinlenme tesisinde mola verdik. Burası zamanında babamdan öğrendiğim saklı bir lezzet durağı. Biz genelde sabah kahvaltıları için durarız burada. Kahvaltısı da oldukça kalabalık ancak burası kuyu kebabı ile meşhur. Onu daha tatma fırsatım olmadı.
Sepetçioğlu’ndaki kahvaltı molasından sonraki durağımız Bursa’nın Misi Köyü idi. Misi rengarenk evlere sahip eski bir Rum köyü. Bugün korunma altına alınmış. Oldukça keyifli bir köy.
Buradaki yarım günlük gezimiz sonrasında hedefimiz yine eski bir Rum köyü olan Gölyazı oluyor. Detayları aşağıdaki yazımda okuyabilirsiniz.
Gölyazı coğrafi yapısı, Ağlayan Çınarı ve eski Rum evleri ile Türkiye’de böyle yerler de mi varmış dedirten gizli bir cennet sanki. Gölyazı’da geçirdiğimiz hızlandırılmış gezimiz sonrasında Bursa’dan ayrılmadan Bursa’nın meşhur İskender’ini yemeden ayrılmayalım dedik ve eski Bursa otogarının yolunu tuttuk.
Eski Bursa Otogarı’nın orada yer alan Cemil Cemal Usta’nın Meşhur Uludağ Kebapçısı’ne gidelim dedik. Burada ilk açılan salaş dükkan hala duruyor. Ancak akşam 6 buçuktan sonra kapanıyor. Biz saat 7’de geldiğimiz için burası kapanmıştı. Aynı ustaların Kent AVM altındaki Uludağ Kebapçısı’na yönlendik biz de. Açıkçası hem alınan hizmet hem de kıyma katılmış dönerden yapılan İskender’e istenen miktar sonrası burayı lezzet duraklarımdan çıkarma kararı aldım. Üstelik bir porsiyon İskender 23 TL iken 1 buçuk porsiyona 35 TL istemek, istenen ekstra yoğurda porsiyon ücreti istemek, cep telefonu şarj etmek isteyince boş priz yok gibi cevaplar burada başınıza gelebilecek durumlar. Maalesef Türkiye’de ünlenen yerler eski kalitesini korumakta zorlanıyor. Yemek molasından sonra kestane şekerlerimiz de alıp İstanbul’a doğru yola koyulduk.
Yolculuk Özeti
İstanbul – Yalova (Sepetçioğlu Kuyu Kebabı) –> 200 km yaklaşık 2,5- 3 saat sürüyor
Yalova- Misi Köyü –> 75 km yaklaşık 1 saat sürüyor
Misi Köyü – Gölyazı –> 35 km yaklaşık 40 dakika sürüyor
Gölyazı- Bursa –>39 km yaklaşık 45 dakika sürüyor
Bursa- İstanbul –> 262 km yaklaşık 3 buçuk saat sürüyor
Toplam Yolculuk –> 611 km
2. Gün İstanbul- Edirne Yolcuğu
Bursa’dan geç gelmiş olsak da pazar sabahı 7 sularında bu sefer ailemi alıp Edirne yoluna koyuldum. Açıkçası Edirne’ye de bu zamanlarda gitmek çok keyifli zira yollar çok boş. Zaten bu sayede Citroen Cactus’un cruise kontrolüne test edip yol boyunca ayaklarımı kullanmadan bilgisayarda oyun oynar gibi yolculuk yaptım. Ayrıca Edirne’ye otobana girdikten sonra aynı Ankara’ya gider gibi dümdüz bir yoldan hiçbir yere sapmadan gidiyorsunuz. Yunanistan’a varmadan yoldan Edirne tabelasından çıkıyorsunuz. İlk Edirne tabelesından çıkarsanız bol ışıklı bir yoldan Selimiye Camii’nin olduğu merkeze 10 km’ye yakın yol yapmanız gerekiyor. Onun yerine bir sonraki Edirne sapağından çıkıp Selimiye’ye yukarından gelebilirsiniz.
Biz ikinci yolu seçtik. Edirne’de ilk durağımız kahvaltı için Meriç Irmağı idi. Meriç ırmağı kenarında oldukça güzel manzaralı kahvaltı durakları var. Biz Lalezar’da serpme kahvaltının tadına bakmıştık. Lezzet efsane değildi ama manzara güzeldi ama son günlerde giden bir okuyucum pek de güzel yorumlar yapmadı. Serpme kahvaltı dışında alternatif sunulmaması, omletin çok pişmiş olması, menemenin soğuk gelmesi, çeşitlerin yetersiz olması, termosla gelen çayın bayat olması belirttiği negatif yorumlardı. Açıkçası bu yorumlardan sonra alternatiflere bakabilirsiniz.
Sonra Edirne’nin tarihi camiilerini ziyarete başlıyoruz. Selimiye Camii, Eski Camii ve 3 Şerefeli Camii sonrasında daha önce gözümden kaçmış olan diğerlerine göre biraz gizlenmiş Muradiye Camii ziyareti sonrası hedefimiz II Beyazıt Külliyesi oluyor. Burası Osmanlı’nın Tıp Medresesi.
Devasa bir Külliye. Camii, Tıp Fakultesi, hastanesi ve hamamı ile tüm kompleksi tek bir fotoğraf makinasına sığdırmak için helikopterden çekim yapmanız lazım. Oldukça etkileyici bir yer. Ziyaret ücreti 5 TL. Otopark ücreti alınıyor ama karşı sokakta ücretsiz park edebiliyorsunuz. Edirne’de bu otopark olayı çok mantıksız. Bir alt sokakta ücretsiz park alanları gani iken, bir üst sokakta park ücretleri 5 TL’den başlıyor. II Bayezit Külliyesi ziyaretimizden sonra meşhur Niyazi Usta’da ciğer yiyoruz. Burası Edirne’nin en meşhur ciğercilerinden. zaten birçok ciğerci var ama buranın önünde ne zaman gelsem kuyruk var. İlk gelişimde kuyruk nedeniyle yeme imkanım olmamıştı. Bu sefer tadına bakabildim. Gerçekten de İstanbul’da yediklerinizle alakası yok. Porsiyonlar da oldukça büyük.
Yolculuk Detayları
İstanbul – Edirne –> 227 km ve yaklaşık 2 buçuk saat sürüyor
Uğranan duraklar:
Lezzet Durakları: Kahvaltıda Lalezar Restaurant (Meriç Irmağı kenarı), akşam yemeği Ciğerci Niyazi Usta
Gezdiğimiz Yerler: 3 Şerefeli Camii, Eski Camii, Selimiye Camii, Muradiye Camii, II Bayezit Külliyesi
