
Bundan 5 sene önceydi ilk Thassos yazısını (Taşoz ve Thasos Adası diyenler de var) yazıp bu blogda yayınladığımda. Yazı umulanın çok üzerinde bir ilgiyle karşılaşıp patladığında Türk halkı da burnunun dibindeki cennet ada ile tanışmıştı. Euro kurunun düşük olduğu aradan geçen yıllarda Yunanistan Thassos’a tam bir Türk akını oldu. Restoranlarda Türkçe menüler, Türkçe bilen garsonlar, yaptıkları harcamalardan dolayı el üzerinde tutulan Türk turistler… Ama yaşanan kriz bu sene maalesef tüm tabloyu değiştirdi. Ada’da Türk turistlerden neredeyse eser kalmadı. Gelin size bu seneki Thassos’u, nasıl daha ucuza tatil yapabileceğinizi ve adanın pek bilinmeyen birkaç gizli cennet koyunu anlatayım…
Bu seneki tatilimizi yine Thassos’ta geçirmeye karar verdiğimizde aylardan Ocak’tı. Euro kuru 4.5 lira civarında salınırken, eskiye göre yine de pahalı olmakla birlikte, çok ulaşılmaz gözükmüyordu. Mevcut kurlardan alacağımızı aldık ve tatili beklemeye başladık.
Ucuza Thassos Tatili Tüyoları

Haziran ayıyla birlikte başlayan dalgalanma ilk etapta moral bozsa da kabul edilebilir düzeydeydi. Harcama alışkanlıklarını çok fazla değiştirmeden işin içinden çıkabilir gibi gözüküyorduk. Ancak Temmuz ve Ağustos ayındaki fırtına işin rengini değiştirdi. Aslında tatili iptal etmek de bir seçenekti ama Thassos’un güzelliklerini düşününce elimiz gitmedi. Onun yerine tatilin konseptinde ciddi değişiklikler yapma kararı aldık.
Dedik ki, otelde nasılsa kahvaltı var ama öğlen yemeklerini pas geçebiliriz… Ortalama 4 kişilik bir ailenin öğlen yemeği 40 euro civarında olduğu düşünülürse bu bize ciddi bir tasarruf sağlayacaktı. O yüzden zor bayatlayan mayalı poğaçaları, açmaları ve kurabiyeleri Türkiye’den yapıp çantalara doldurduk. Küçük bir market alışverişi ile tok tutan paketli ürünleri ve abur cuburları da heybeye koyduk…
Thassos Plajlarında Yeme İçme

Sadece yiyecekler de değil. Malum, plaj ortamı, insanın canı devamlı birşeyler içmek istiyor. Yunan frappe’sine yapacak birşey yok ama diğer tüm içeceklerin alternatifleri marketlerde mevcut. O yüzden adaya iner inmez büyük bir markete girdik ve tüm içecek ihtiyaçlarımızı plaj fiyatlarının beşte birine hallettik.
Açık konuşmak gerekirse eskiden plaja elinde koca buzlukları ile gelen Romen ve Bulgar turistlere biraz dudak bükerdik. Çünkü o zamanlar euro düşük, bizim paramız değerliydi. Birçok şey Türkiye’den çok daha ucuza geliyordu. Plajda içecekler su gibi gidiyor, dondurmalar tatlılar havada uçuşuyordu. Ama işte gün oldu, bu sefer biz elimizde buzluklarla plaj yollarına düşer olduk. Dünya hali, ne olacağını önceden kestiremiyorsun…

Malum, Thassos’un birbirinden güzel plajları var. Adanın çevresinde karadan ulaşılabilen irili ufaklı 70’e yakın plaj olduğu söyleniyor. Bu plajların içerisinde tesis olanlarda genelde bir veya iki içecek karşılığında rahatça oturulabiliyor. Söz konusu plajların çoğu buzluk ile gelinmesine ses çıkarmıyor.
Türkiye gibi değil yani anlayacağınız. Birçok insan yiyeceğini zaten yanında getiriyor.
Eğer biraz maliyet düşürmek istiyorsanız yapılacak şey basit, biraz tesisten birşeyler içmek, biraz da stoktan. Yemeği de aynı şekilde çantadan çıkarıp yiyebilirsiniz, hiç sorun değil. Açıkçası biz öyle yaptık ve ciddi anlamda tasarruf ettik.
Ha bu arada isterseniz tamamen bedavaya da getirilebilirsiniz, çünkü içerisinde tesis olmayan çok sayıda plaj var. Tesis olanlarda da genelde yan taraflarını kendi gelenler için boş bırakıyorlar. Mesela 4 km’lik Golden Beach’in kabaca yarısı plaj, yarısı da ücretsiz kumsal.
Dolayısıyla eğer bir şemsiye, şezlong/sandalye ve bir buzluğunuz varsa aynı plaj keyfini market fiyatlarıyla yaşayabilirsiniz. Tamamen keyfinize cebinizdeki paraya bağlı…
Bu sene Thasos’a giden feribota Keramoti’den bindiğimizde ilk dikkatimi çeken bizim arabalar haricinde hiçbir Türk plakalı aracın olmamasıydı. Aslında bunu önceden tahmin etmek zor değil, çünkü sınır kapısını bile 10-15 dakikada geçmiştik ama yine de bu kadarını açıkçası beklemiyordum.
Türk turistlerin yerini Romen ve Bulgarlar almış
Thasos’a indiğimizde de durum değişmedi. Feribottan inip kaldığımız yer olan Skala Prinos’a gidene kadar bir tane bile 34 plakaya rastlamadık. Otelin olduğu bölgede de hiç Türk plaka görmedik. Sadece birkaç gün sonra 15 plakalı bir araç gözüme çarptı o kadar.
Plajlar keza aynı şekilde. Türklerin en çok tercih ettiği plajlardan biri olan Golden Beach’te bir tane Türkiye plakalı araç görmedim. Benzer şekilde diğer yerlerde de… Thassos’da bizim yerimizi tamamen Romen ve Bulgar turistler almış durumda. Ama ada esnafı bu durumdan çok da memnun değil. Çünkü esas harcamayı yapan Türk turistlerdi.
Bilen bilir, Limenas’ta meşhur bir taverna vardır, Simi. Burası Türklerin de en çok tercih ettiği mekanlardan birisi. Önünde uzun kuyruklar olur, insanlar yemek için sıra beklerdi.

BALIĞI 45 EUROYA İNDİRDİM YİNE DE SATAMIYORUM
Bu sefer gittiğimizde sıra beklemeden rahatça oturduk. Türkçe bilen şef garsona durumun nasıl olduğunu sorduğumda beklediğimden farklı şeyler söylemedi. Bu sene Türk turistlerin çok az olduğundan yakınırken, sadece Türkler için indirim yaptıklarını, hatta 60 euroya sattıkları deniz levreğinin fiyatını 45 euroya düşürdüklerini ancak yine de satamadıklarını söyledi. E tabi TL’ye çevirince 310 liraya geliyor, kolay değil satması…
Benzer şekilde kaldığım Hotel Vlachogiannis’in işletmecisi Vangeli de aynı şeyleri anlattı. Normalde ciddi oranda Türk müşterileri varken, bu sene çok fazla iptal gelmiş. Ama eurodaki yükselişi bildiği için normal karşılıyor, ‘bu sene de böyle olsun’ diyor…
E seneye kısmet artık, ne diyelim…
Thassos’ta 6 Yeni Plaj Önerisi
Thasos’un altın kumlu plajları malumunuz. Adaya gelen turistlerin birçoğunun tercih ettiği plajlar aynı olunca özellikle yüksek sezonda bu plajlarda ciddi bir kalabalık oluşuyor.
Ancak bu kalabalıktan uzak durmak isteyenler için de çok sayıda alternatif var, sadece biraz araştırmak ve mümkünse adanın yerlilerine sormak lazım.
Platana Beach

Mesela Platana Beach… Thassos Adası’nın batısında Skala Rachoniou’yu biraz geçince hemen sağınızda kalan küçük bir plaj. Yol üzerinde tabelası da var. Tamamen kumsal olan plajın denizi de aynı şekilde. Turkuazdan maviye dönen sığ ve tamamen berrak kum deniz. Özellikle çocuklar için çok uygun. Plajda bir işletme de mevcut. Eğer şezlonglara oturursanız ufak tefek birşeyler içerek keyfinize bakabilirsiniz. Ya da plajın hafif sağına doğru geçip kendi şemsiyenizi ve şezlonglarını açarak denizin tadına varabilirsiniz. Hatta biraz daha yürürseniz ilerideki devasa ağaç gölgelerinde şemsiyeye bile ihtiyaç duymadan tüm gününüzü geçirebilirsiniz.
Papalimani Beach

Thassos Adası’nda bir diğer önerim Papalimani Beach. Limenas’tan batıya giderken hemen sağda kalan çok doğal bir plaj. Genelde yanındaki La Scala Beach daha çok biliniyor ama bence Papalimani 1 numara. Kumsalının biraz dar olması nedeniyle geç gitmemeye çalışın, saat 11’e kadar plajda olursanız yer bulursunuz. Orası da tamamen kum ve çocuklar için çok uygun. Yemek yemek isteyenler için restoranı da mevcut ve yemekler oldukça iyi.
Glyfonari
Glyfonari… O da Thassos Adası’nın batı kıyısında, Papalimani ile Platana arasında. Meşhur Pachis Beach’in en sonundaki küçük koy. Aynı şekilde tavsiyem, buraya da erken gitmeniz yönünde. zira ufak bir koy ve yer bulma konusunda sıkıntı yaşayabilirsiniz. Arkadan öne uzanan ağaç gölgeleri enfes. Deniz tamamen turkuaz ve adeta havuz gibi. Benim yüzmekten en büyük keyif aldığım koylardan biri…
Glikadi Beach

Glikadi Beach… Yine Thassos Adası’nın batı kıyısında tam yolun kenarında bir kumsal. Biz araba ile önünden geçerken tesadüfen gördük ve girdik. Girdiğimizde saat 7 civarıydı ve denizin içindeki küçük mermer tozları kristal gibi parlıyordu. Plajda bir işletme yok bu arada. Tamamen kendi ekipmanınızı getirmek durumundasınız. Dışarıya para vermek istemeyenler için ideal bir plaj.
Notos Beach
Notos Beach… Thassos Adası’nın güneyinde, popüler Psili Ammos plajına çok yakın bir gizli plaj. Burada da herhangi bir işletme yok ve maalesef ufak olduğu için biraz kalabalık. Erken gitme tavsiyesini burası için de yapacağım. Tamamen kum ve turkuaz bir plaj, çok keyif alırsınız…
Golden Beach

Golden Beach: Burası aslında gizli bir plaj filan değil, belki Thassos Adası’nın en çok ilgi gören plajı. Ama yine de yazayım dedim. Boydan boya uzanan çok büyük bir kumsal, tamamen sığ ve kum bir deniz. Hele dalgalı olduğu zaman keyfine doyum olmuyor. Özellikle çocuklu aileler için harika bir seçim. Kuma ve dalgaya rağmen suyu her zaman pırıl pırıl. Ayrıca plajda ister işletmelerin yerlerinde oturabilirsiniz, isterseniz de kumsaldaki serbest alanlarda. Keyfinize ve cebinize kalmış…
Yazar Hakkında: Eren Güler

Önce Boğaziçi Üniversitesi Kimya Bölümü’nü deneyip arkasından İstanbul Üniversitesi İngilizce İktisat’tan mezun olduktan sonra kendisini bir anda medyada buldu. Aslında hep bankacı ya da borsacı olacağını zannederdi. 14 yıldır medya kuruluşlarında ekonomi editörü olarak görev yaptı. Bunun son 7 senesi ise Hürriyet’te geçti. Bir süre araştırma sektöründe çalıştıktan sonra yeniden medyaya döndü ve Habertürk’te çalıştı. Yıllarca ekonomi editörü olmasına karşın turizm, gezi ve gurme işlerine çok meraklıdır. Elinden gelse hep gezi yazıları yazmak ister. Gitsin, gezsin, görsün, değişik yemekler yesin, yazsın… Bunları çok sever. Belki de ileride bir gezi-gurme yazarı olacaktır, kim bilir…
ereng@hotmail.com
Twitter: @erenguler
Selam, ben bu yil Thassos’a gitmedim ama gecen yil iki kez gittim birinde de arabanla gectim. Konaklamayi onceden ayarlamadik, aksam 7 ye kadar bekleyip o saatten sonra kapidan sorduk ya da tel actik, booking’de yer olan yerlere yaptik bu yontemi ve inanin hepsinde de cok iyi indirimler aldik… Bu taktigi bu yil da Midilli’de uyguladim yine tuttu:)) cocuk coluk yoksa bence guzel bi yontem:)
Yeme icme tarafinda ise Yunanistan’in marketleri ucuz, ayrica TR’den beypazari kurusu, cerez, dolma, zeytin de is görüyor:))
meslektaşız.. Ben de bayılıyorum gezmeye… Gezi yazılarım İzmirlife dergisi ile kentyasam com sitesinde yayımlanıyor. Thassos adasında 17 günlük bir çadır kampı maceram var.. Bir göz atarsınız. Yazınız pek yönlendirici… Teşekkürler…
Selamlar
Işık Teoman