Kaz Dağı ya da diğer adı ile Kazdağları hafta sonu tatili için her gidenin ya buraya yerleşme hayalleri kurduğu, ya da iş yaşamını sorguladığı bir yer. Bazen her ikisini de. Nasıl yapmasınlar ki? Yunan mitolojilerinden Roma İmparatorluğunun kuruluşuna, meşhur Truva Savaşı‘ndan Gelibolu Muharebesi’ne kadar Kazdağları ya da eski adı ile İda Dağı‘nın hep önemli bir mekan olduğunu görüyoruz. Bugün de Alpler’den sonra Dünya’nın oksijen oranı en yüksek ikinci havasına sahip olduğu söylenen (ben bu konuda bilimsel bir ölçüm göremedim ama havası çok temiz) Kaz Dağı hafta sonu gezilecek yerler arasında çok cazip bir alternatif. İstanbul‘dan sadece 5 saatlik bir araba yolcuğu ya da 1 saatlik bir uçak yolculuğu mesafesinde.
Yılarca Türkmenler ve Rumlar burada bir arada yaşamış. Meşhur Sarıkız Efsanesi İda Dağı’nın Kazdağları olarak adlandırılmasına neden olmuş. Bugün mesire yerleri, taş evli köyleri, şelaleleri ve milli parkı ile Kazdağları’nda gezilecek ve görülecek yerler için birkaç hafta sonu ayırmanızda fayda var. Baştan uyarayım sonradan burada ev bakmaya da başlayabilirsiniz.
instagram hesabımı takip edin –> @cokgezenadam
Zeus’un doğduğu İda Dağı nerede?
Ben de dahil birçok kişi Kaz Dağları’nı Yunan Mitolojisi’nde Zeus’un doğduğu İda Dağı olarak görüyor. Oysa o İda Dağı ile bizimkisi aynı değil. Zeus’un doğduğu yer olan İda Dağı Yunanistan’ın Girit Adası’nda imiş. Öte yandan Zeus’un Truva Savaşı’nı izlediği, dünyada ilk güzellik yarışmasının ve rüşvetin gerçekleştiği İda Dağı ise Kazdağları imiş.Bu bilgiyi benimle paylaşıp yazımda bu hatayı düzeltmeme neden olan rehber Arzu Altınay’a da bu vesile ile teşekkür edeyim.
Kaz Dağı Nerede?
Aslında Kazdağları nerede sorusu birçokları için kafa karıştırıyor. Çünkü Kaz Dağı doğu batı istikametinde 40 km. boyunca Balıkesir ile Çanakkale arasında uzanan bir dağlar dizisi. Buraya giderken de çoğunlukla Balıkesir üzerinden gidildiği için Balıkesir algısı daha fazla olsa da, Kazdağları’nda gezilecek ve görülecek yerlerin çoğu Çanakkale il sınırları içerisinde yer alıyor. Ancak Tahtakuşlar, Güre gibi Balıkesir’e bağlı yerler de var.
Kazdağları’na Nasıl Gidilir?
İstanbul’dan yaklaşık 406 km uzaklıkta yer alan Kazdağları’na araba ile yaklaşık 5 saatte ulaşmak mümkün. Yenikapı’dan feribotla Mudanya’ya geçtiğinizde mesafe bir anda 170 km’lere kadar düşüyor. Ancak feribot yolculuğu da yine 2 saat 10 dk sürüyor. Balıkesir Koca Seyit Havalimanı’na İstanbul’dan 55 dk’da ulaşmak da ayrı bir çözüm. Buradan Kazdağları yaklaşık 20 km uzaklıkta yer alıyor.
Kazdağları Gezi Notları
31 Mart-2 Nisan tarihleri arasında Uluslararası MICE Derneği (i-MICE) Ramada Resort Kazdağları Thermal & Spa sponsorluğunda MICE (Kongre, toplantı ve etkinlik turizmi) çalışan acentelere yönelik bir etkinlik gerçekleştirdi. Ben de bu davet vesilesiyle turizmin profesyonelleri ile Kazdağları’nı yeniden keşfetme fırsatı yakaladım.
Cuma günü akşamı yola koyulduk. Mudanya Feribotu lodostan dolayı iptal olunca biz de Yenikapı’dan Bursa’ya geçtik. Buradan otobüslerle Kazdağları’nın Güre Köyü’nde yer alan otelimize gece 1 buçuk dolaylarında ulaştık. Tabi Susurluk’ta bir Köfteci Yusuf molası verdiğimizi de belirtmekte fayda var. Burada köfte ve kaymaklı ekmek kadayıfı ritüelimi es geçmedim 🙂
1 Günde Kazdağları’nda Gezilecek ve Görülecek Yerler
Ertesi sabah otelimizdeki kahvaltımı ardından safari jipleri ile turumuza başladık. Sırasıyla Sütüven Şelalesi, Hasanboğuldu Gölü ve Pınarbaşı’nı ziyaret ettik. Akabinde otelimizde bir yemek molasından sonra ilk durağımız Güre sahildeki Sarıkız Kazdağı Etnografya Galerisi oldu. Ardından meşhur Yeşilyurt Köyü’nde Ongen Country Hotel’de Mehmet Öngen Kazdağları’na dair şimdiye kadar dinlediğim en besleyici sunumu bize yaptı. Bu sunumun ardından Adatepe Köyü ve buradaki meşhur Zeus Altarı’nı ziyaret ettik. Akabinde de gün batımını izlemek için otelimize döndük.
Bizim yaptığımız gibi jiplerle safari turu yapmak isterseniz, günü birlik tur ücreti yemeksiz 65, yemekli 75 TL. Turlar hakkında bilgi için 02663845333 veya 05412235330 nolu telefondan Kazdağı Tur’a ulaşabilirsiniz. Ben kendim gittiğimde araba ile kendi başıma gezmeyi tercih ediyorum ama yol bulmakla uğraşamam, birileri benim için planlasın ben tadını çıkartayım kafasında olanlar için bu tür hazır turlar da var.
Sütüven Şelalesi
Altınoluk Edremit yolunun 20. km’sinde Zeytinli Köyü sapağından girdikten sonra bir müddet giderek Sütüven Şelalesi’ne ulaşabilirsiniz. Burası oldukça büyük bir mesire alanı. Trekking sevenler için de oldukça güzel bir yer. Adını şair Mustafa Sait Sütüven‘den alıyor. Bazılarına göre de tam tersi burası hakkında şiirler yazan şair, soyadını sıçrayan su anlamına gelen Sütüven Şelalesi’nden alıyor.
Hasanboğuldu Gölü
Şelaleden sonraki durağımız Hasanboğuldu Gölü oluyor. Burası Ovalı Hasan ile Obalı Emine’nin trajik aşk hikayesinin son bulduğu göl olarak biliniyor. Aslında bu hikayenin meşhur yazar Sabahattin Ali’nin kurgusu olduğu da söyleniyor. Ancak ne denirse densin, bence Kazdağları’na gelenlerin muhakkak görmesi gereken yerlerden biri. Tabi burayı sevenlerin Kazdağları gezisinde Mıhlı Çayı‘na da zaman ayırmalarını tavsiye ederim.
Pınarbaşı
Pınarbaşı Hasanboğuldu’dan yaklaşık 8 km uzaklıkta Güre bölgesinde yer alan bir mesire alanı. Dağdaki kar sularının erimesi ile oluşmuş dere yanınızda akarken siz burada kahvaltınızı yapıp tertemiz havayı ciğerlerinize çekebilirsiniz. Piknikçiler için masalar kurulmuş. Yazın piknik kalabalığından hoşlanmayanlar için tavsiye etmiyorum ama nisan ayında biz gittiğimizde gayet huzurlu idi.
Sarıkız Kazdağı Etnografya Galerisi
Kaz Dağı bölgesinde Etnografya Müzesi denince ilk akla Tahtakuşlar Köyü geliyor. Ancak Güre sahilde 2015 sonunda açılmış oldukça modern bir etnografya müzesi daha var. Sarıkız Kazdağı Etnografya Galerisi buraya yolu düşenlerin bir göz atması gereken adreslerden biri. Zaten giriş ücretleri de öyle çok pahalı değil. Tam 4 TL, öğrenci 2 TL.
Yeşilyurt Köyü
Öğle yemeği molasından sonraki durağımız eski adı ile Büyük Çetmi, şuan ki adı ile Yeşilyurt oluyor. Buraya sanırım 4. gidişim oldu. Her gidişimde ayrı keyif alıyorum.
Bu son gidişime kadar Yeşilyurt’u eski bir Rum Köyü sanıyordum ancak sağ olsun Mehmet Öngen Bey bu cehaletimi sonlandırdı. Meğer burası Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’un fethindeki katkılarından dolayı Türkmenlere verdiği köylerden biri imiş. Onlar da göçebelikten yerleşik düzene geçince ev yapmaları için karşı kıyıdaki Rum Taş işçilerini davet etmişler. Zamanla onlar da köyün alt kısmında yaşamaya başlamış. Aslında Rumlar ile Türkmenlerin bir arada mutlu yaşadığı bir yerken Yunan işgali sonrası durumlar değişmiş. Sonrası kötü kötü hikayeler.
Tüm detaylar için de kendisi de Yeşilyurtlu olan Ongen Country Hotel’in sahibi Avukat Mehmet Öngen Bey’in sunumuna bakın derim. Ne hikayeler ne hikayeler… Yeşilyurt Köyü’nün zirvesinde dinlediğimiz bu güzel sunumu siz de izleyebilin diye burada paylaşıyorum. Açıkçası Kazdağları efsaneleri üzerine dinlediğim en derli toplu ve besleyici sunum idi. Zaten bu sunumu yılar içinde Genel Kurmay Başkanları’ndan, politikacılara kadar birçok devlet büyüklerine yapma fırsatı bulmuş.
Bugün köyün önemli bir kısmını Ankara ve İstanbul’dan ayrılıp buraya yerleşmiş hali vakti yerinde aileler oluşturuyor. Yani zamanında buraya mı yerleşsek deyip bunu hayata geçirebilenler. Bu köye dair eleştirim ise giderek her yeri tükettiğimiz gibi burasını da tüketme riskimiz. Giderek sanki o doğallığını kaybedip biraz tiyatro sahnesine dönüyor algısı var bende.
Adatepe Köyü
Kaz Dağı bölgesinin Yeşilyurt’tan sonra en meşhur ikinci köyü olan Adatepe, Yeşilyurt’a göre görece daha doğal. Ama burası da potansiyel bir Yeşilyurt. Yakında birçok butik otel ve İstanbul ve Ankara’dan kaçanlarla dolar. Zaten ev fiyatları şimdiden uçmuş. Öte yandan sokaklarında gezerken fotoğraf severlerin yine çok keyif alacağı bir yer. Köy ile ilgili detaylı bilgiyi Burnumuzun Dibindeki Masal Köy: Adatepe Seyahat Rehberi başlıklı paylaşımımda bulabilirsiniz.
Zeus Altarı
Adatepe’yi biz bu sefer gezemeden direkt köyün yanındaki meşhur Zeus Altarı’na uğradık. Zeus’un çapkınlık yeri ya da Eski Yunan Tanrıları’na kurban kesilen yer olarak da geçiyor. Altar zaten sunak demek. Arabalardan indikten sonra yaklaşık 700 metrelik bir yolu yaya olarak yürümeniz gerekiyor. Sonrasında karşınıza çıkan manzara eşsiz. Tüm Edremit Körfezi ayaklarınızın altında. Bu manzarayı görünce Zeus da nerede manitacılık yapılacağını da biliyormuş demeden edemiyor insan. En azından ben geçirdim içimden. :)))
Kazdağları’nda Nerede Kalınır?
Günübirlik Kaz Dağı yapalım pek de mantıklı değil. Minimum bir gece konaklamak şart. Hatta benim önerim en az 2 gece ayırmanız. Bu konuda birçok alternatif var. Genelde insanlar Yeşilyurt ve Adatepe Köyleri’ni tercih ediyor. Özellikle de Yeşilyurt Köyü’nü. Ben her gittiğimde burada farklı otelleri deneyimleme imkanım oldu. Çetmihan Hotel, Manici Kasrı ve İda Taş Konakları’ndan sonra, son olarak Yeşilyurt’ta Ongen Country Hotel’i gezme fırsatı buldum. Açıkçası köyün tepesine kurulmuş oldukça güzel bir tesis. Manzara inanılmaz.
Biz Uluslararası MICE Derneği ile gidince doğal olarak ACE of M.I.C.E Awards 2017’de Ege Bölgesinin en iyi toplantı oteli seçilen Ramada Resort Kazdağları Thermal & Spa‘da kaldık. Burası Güre Köyü’nden 1,2 km uzaklıkta bir termal tesis.
Otelde özellikle yeme içme konusunda oldukça iddialılar. Yapılan tüm yemeklerde kendi üretimleri olan zeytinyağı kullanılıyor. Yine yemeklerde yöreye özgü yemeklere sıkça rastlıyorsunuz. Sabah sıcak pişiyi garsonlar çıkar çıkmaz ikram ediyor. Akşam yemeğinde bölgeye has otlardan yapılmış çok çeşitli ve lezzetli mezeler açık büfede mevcut. Bir de bize özel bir kuzu yapıldı ki, akıllara zarar. Kuzu bile kendi çiftliklerindenmiş.
Kaz Dağları’nda Ne Yenir Ne İçilir?
Biz tüm öğünlerimizi otelimizde yedik. Ancak buraya kadar gelmişken kabak çiçeği dolması, gözleme, avcı böreği, sarmaşık, börülce, acı filiz kavurması, ahtapot salatası gibi yemeklerin tadına bakın derim. Daha önceki deneyimlerimden size bazı tüyolar vereyim.
Yeşilyurt Köyü
Burada özellikle Han Cafe’de tadına baktığım manlama çok lezzetli idi. Kıymalı gözleme kare parçalara bölünüp üstüne yoğurt dökülerek bir nevi kıymalı gözlemeden mantı yapılmış.
Adatepe Köyü
Köyün meydanındaki kahvede kahvaltı önerilir. Ayrıca Hünnap Restoran‘ın menüsü de oldukça iyi gözüküyordu. Tatmaya zamanım olmadı ama.
Tahtakuşlar Köyü
İkizler Çay Bahçesi‘nin o güzelim manzarasında taş olsa yenir de siz gözlemenin tadına bakın derim.
Bölgeyi keşfetmek için daha fazla zamanı olanların Haftasonunda Kaz Dağı Gezilecek Yerler Listesi yazıma da bir bakmalarını tavsiye ederim.
Çok gezen bir adamı takip etmek, ayrı bir keyif, daha çok gezmeliyim diyerek gezi notlarından faydalanmak ayrı bir keyif teşekkürler , çok ve kaliteli gezen adam
Güzel yorumlarınız için çok teşekkürler
Kazdağları huzurlu veya alternatif yaşam kurmak isteyenlerin gözdesi. Bilgiler için teşekkürler.
Altınoluk oksijen açısından gerçekten güzel 🙂