Viyana’dan özel bir uçakla Logrono Havalimanı’na ulaştık. Bundan beş yıl önce Anadolu’da yer alan havalimanlarını andıran Logrono Havalimanı’nda uçaktan inip dışarı çıkmanız beş dakikadan kısa sürüyor. Şimdiye kadar adını duymadığım Logrono, İspanya’nın kuzeyindeki La Rioja Özerk Bölgesi’nin başkenti. Şubat ayında Türkiye’den iki gazeteci bu ufak İspanyol şehrine Bentley’nin yeni modelleri Continental GT ve GTC’yi test etmek için geldik. Bu iki gün süresince hem yeni Bentley Continental GT ve GTC, hem de La Rioja bölgesini keşfettik.
İspanya Navarra Pistinde Bentley Test Sürüşü
Şehre gelir gelmez ilk durağımız otelden önce Navarra Pisti oldu. 2010 yılında açılan ve son derece modern bir pist olan Navarra’da pist Formula 1 standartlarını karşılayabilecek düzeyde. Nitekim olası bir durumda pistin FIA’dan Formula 1 ve GP2 yarışları düzenleme yetkisi var. 15 virajın olduğu Navarra pistinin uzunluğu da 3,9 km.
Bentley Renkleri Arasında En Fotojeniği Kırmızı
Bu pistte otomobiller ve pist hakkında detaylı bir bilgilendirmenin ardından öncelikle fotoğraf çekimleri için ufak piste geçtik. Otomobille ilk temasımız burada oldu. Doğrusunu söylemek gerekirse kırmızı renk bu otomobile çok yakışıyor. Belki de bu yüzden fotoğraf çekimlerinde kullanılmak için ayrılan otomobilin rengi de kırmızı idi. İlk gece akşam yemeğinde Bentley’nin kurumsal ve hükümet işlerinden sorumlu direktörü Mike Hawes ile yaptığımız sohbette o da bu renk konusunun satış ekibi ile aralarında bir tartışma konusu olduğunu ifade ediyor: “Test sürüşleri sonrasında bu otomobilleri ikinci el olarak satıyoruz. Bu yüzden daha kolay satıldığı için satış ekibi test araçlarının siyah olmasını istiyor. Biz ise daha fotojenik olduğu için kırmızı renkli otomobilleri kullanmak istiyoruz”.
Bentley Continental GT ile Pistte Test Sürüşü İzlenimleri
Fotoğraf çekimlerinden sonra ise pistte asıl teste geçildi. Continental GT’lerde bizim için ilk adres co-pilot koltuğu idi. Pistlerde test ettiğimiz birçok spor otomobilin aksine Continental GT’nin içi oldukça konforluydu. Bu konfor size çok güçlü bir otomobilde olduğunuzu anında unutturuyor. Bizim nerede olduğumuzu unuttuğunuz o ilk iki tur boyunca vaktimiz İngiliz pilotun yanında pisti öğrenmekle geçti. Akabinde pit alanına geçildi ve İngiliz pilotla yerler değiştirildi.
Sürücü koltuğuna geçtiğinizde ise 4 litre 507 beygirlik motorun limitlerini zorlamaya çalıştık. Otomobil 100 km’ye 4,6 saniyede ulaşıyor. Ancak pistin en uzun düzlüğünde maksimumda 200 km hıza ulaşabileceğiniz kadar bir mesafe var. Otomobilin virajlardaki performansı ise şimdiye kadar test ettiğim otomobiller arasında en iyisiydi. Otomobilin görüntüsü ve performansını kıyasladığınızda takım elbisesiyle Messi gibi futbol oynayan bir adamı anımsatıyor. Hem çok şık, hem de çok yetenekli bir otomobil.
La Rioja’da Nerede Kaldık?
Marques de Riscal Hotel Hakkında
Bilgisayarınızın ayarları ile oynamayın. Görüntüde sorun yok 🙂 )Navarra pistindeki testimiz bittikten sonra otomobillerle o akşam konaklayacağımız Marques de Riscal Hotel’e geçildi. 2006 yılında açılan bu otel Bilbao’daki Gugenheim Müzesi’nin de mimarı olan Frank Gehry tarafından tasarlanmış. Bu butik otel, bölgenin klasik mimarisinin modern bir yorumu olmuş. Bu açıdan bu bölgeye yolunuz düşerse kalmasanız bile muhakkak görmek için uğranılması gereken bir adres. Üstelik şaraplarıyla meşhur Rioja bölgesinin en önemli şarap üretim merkezlerinden biri de bu otelin içinde yer alıyor.
Yine çok zenginim. Bentley’nin her rengi dizmişim otelin önüne :)))Bentley Continental GT ile Şehir İçi Test Sürüşü İzlenimleri
Otelde geçirilen gecenin ardından ikinci güne oldukça erken başlandı. Hem otomobilleri şehir trafiğinde test etmek, hem de şehrin önemli çekim merkezlerini ziyaret etmek içim sabah 9 olmadan otel terk edildi. Navarra Pistinde otomobilin sportif performansını test ederken şehir içinde Bentley’lerin en yenisi Continental GT’nin ekonomik yüzünü görme imkânımız oldu.
12 silindir 6 litre Continental’lere göre 8 silindir 4 litre motoruyla Continental GT yüzde 40 daha az yakıt tüketiyor. Pistte 8 silindirin hepsini kullanan Continantal GT düşük süratlerde ise sadece 4 silindiri kullanarak yakıt tasarrufu sağlıyor. Bu otomobilde ilk defa kullanılan 8 ileri otomatik şanzıman da otomobilin teorik menzilini 850 km’e ulaştırıyor. 90 litrelik depoya sahip böyle bir otomobil için segmentinde bu menzil oldukça iddialı.
İspanya La Rioja’da Gezilecek Yerler: Yuso Manastırı
Yaklaşık 240 km’lik parkurda 60 km’lik ilk etabın ardından ilk durağımız Yuso Manastırı oldu. Yuso Manastırı San Milan diye adlandırılan ufak bir İspanyol kasabasında yer alıyor. Kasaba adını 6. yüzyılda burada yaşayan ve sonrasından kilise tarafından Aziz ilan edilen San Milan’dan (Aziz Milan) alıyor. Aslında San Milan’da Yuso ve Suso adında iki Manastır var.
San Milan 6. yüzyılda ilk başlarda kasabanın tepe bölgesinde yer alan manastırda kalırken onunla yaşayanların sayısı artınca kasabada yeni bir Manastır inşa ediliyor ve burada yaşamaya devam ediyor. 1997 yılında Dünya Kültür Mirası listesine alınan Yuso Manastırı yazılı İspanyolcanın ilk rastlandığı yer olması açıdan da ayrı bir öneme sahip.
Yuso Manastırı’nda verilen mola sonrasında yeniden yollara koyulduk. Yol boyunca gördüğümüz kasabalar benzer ve düzenli mimarileriyle görülmeye değer. Yolculuğumuz esnasında gördüğümüz bir ilginç detay da güneş paneli ve rüzgâr tirbünü tarlaları idi.
Bentley Continental Hırs Yaptırtmıyor
Test sürüşümüz boyunca gördük ki, Continental GT hem yayaların hem de sürücülerin ilgi odağı oluyor. Yol boyunca birçok İspanyol sürücü bizi sollayarak sürücülük performanslarını kanıtlama gereği duydular. Ancak Bentley Continental GT’nün sürücü koltuğundayken bu tür hırslara kapılmıyorsunuz. Zira altınızdaki otomobil hem hızlı, hem de yavaş giderken size ayrı keyifler sunuyor. Üstelik istediğinizde sizinle yarışanları çok da zorlanmadan geçebileceğinizi biliyorsunuz. Önünüzdeki otomobili geçecek kudret 507 beygirlik 4 litrelik motorunuzda gizli. Zaten hızlanmaya karar verdiğinizde otomobilin çıkardığı ses sizinle yarışmak isteyenleri korkutmaya yetecektir.
Bentley Continental GT’de 3 Ayrı Ses
Otomobil tasarlanırken Bentley’nin mühendisleri araç için üç farklı ses tasarlamışlar. Bunlardan ilki otomobil ilk hareket etmeye başladığında çıkardığı ses. Bentley mühendisleri hırlayan bir aslan sesini andıran bu sesi otomobile baktıran ses olarak açıklıyorlar. Otomobil hızlanmaya başladığında ve yüksek sürate çıktığında da yine sizi hız yapmaya teşvik eden iki ayrı ses daha tasarlanmış. Hız limiti olan yollarda otomobilin bu seslerinden etkilenmemek için çok ciddi bir iradeye sahip olmak lazım.
Otomobile yayaların ilgisi de çok fazla. Test sürüşü esnasında hızlanmamız için tezahürat yapan gençlere, otomobile saygıdan şapkasını çıkarıp reverans yapan İspanyollara rastladık. En ilginç olay ise bir dört yol ağzında bekleyen polislerin otomobili görünce hızlanmamız için bize el sallamaları oldu.
La Rioja’da Gezilecek Yerler: Würth Müzesi
Onlardan aldığımız motivasyonla ikinci durağımız olan Würth Müzesi’ne ulaştık. Alman otomobil yan sanayi devi Würth Grubu bünyesinde 1999 yılından beri dünyanın çeşitli şehirlerine modern sanat müzeleri açılıyor. Almanya, Belçika, Danimarka, Fransa, İtalya, Hollanda, Norveç Avusturya, İsviçre ve İspanya’da bulunan Würth Müzeleri’nde grubun koleksiyonları sergileniyor. 2007 yılında açılan La Rioja’daki Würth Müzesi 20 ve 21. yıl modern sanat eserlerine ayrılmış bir müze. 13’ü İspanyol olmak üzere 54 sanatçının eserleri burada sergileniyor. Ünlü İspanyol ressam Pablo Picasso’nun da birçok resmi burada ziyaretçileri bekliyor.
Würth Müzesi molamızdan sonra ise parkurun geri kalanına Continantal GTC ile devam ettik. Saat 13.30 gibi otomobilleri Logrono Havalimanı’nda Bentley yetkililerine teslim ettik ve Viyana üzerinden Türkiye’ye geri döndük.
