Vize Almak İsteyenler Dikkat! Facebook, Twitter gibi sosyal medya hesaplarından yapılan paylaşımlar, Avrupa ve Kuzey Amerika ülkelerine yapılan vize başvurularının red edilmesine neden olabiliyor. Sosyal medya paylaşımları yurtdışında, hapis ve para cezası olarak karşımıza çıkabiliyor, bundan dolayı birçok ülkeye uzun süreli giriş yasağı konulabiliyor ve hatta sınır dışı edilme riskini doğurabiliyor.

Londra merkezli Garth Coates Göçmenlik Hukuku Firması Kurucusu Garth Coates sosyal medya paylaşımlarıyla, nefret suçu işleyenlerin başına gelebilecekler ile ilgili uyarılarda bulunuyor:

“Avrupa Birliği ülkeleri, ABD ve Kanada, çok uzun süredir, nefret suçu işlemiş olanlara vize vermiyor. En son 1998’deki Suç ve Düzensizlik Yasası ile Birleşik Krallık, nefret suçu kapsamına giren fikirleri, özgür düşünce kapsamı dışında bırakarak 7 yıla varan hapis cezaları, yüzbinlerce sterline varan para cezaları, ağır kamu işçiliği gibi cezalarla cezalandırmaya başladı. Yasanın hemen ardından, İngiltere İçişleri Bakanlığı, vize başvurularında, vize uzatım ve yenileme başvurularında ve vatandaşlık başvurularında nefret suçu işlenip işlenmediğini sorgulamaya başladı. Nefret suçunu, İngiltere dışında işlemiş olanların ise ülkeye girişinin yasaklanması için İçişleri Bakanına yetki verildi. Nefret söylemleri, sadece Birleşik Krallıkta değil, tüm Avrupa Birliği ülkelerinde de ciddi yaptırımlar ve cezalara neden oluyor. Suçu, bu ülkelerde işlemiş olmak gerekmiyor. Dünyanın herhangi bir ülkesinde işlenen nefret suçları, gelişmiş batı ülkelerine giriş yapılmasına engel olabiliyor, ciddi düzeydeki nefret suçları işleyenler suçu nerede işlediğine bakılmaksızın yargılanabiliyor ve ağır cezalar alabiliyor. İngiltere’de vatandaşlık alsalar dahi, bu tür suçları geçmişte işlemiş olanların vatandaşlıktan çıkarılmaları ve sınır dışı edilmeleri söz konusu olabiliyor.”

Vize Almaya Engel Nefret Suçu İşlemek İçin Fiziksel Bir Saldırıya Gerek Yok

Nefret suçu hakkında bilgi veren Garth Coates, insanları inançlarına, ırklarına, dillerine, cinsel tercihlerine, fiziksel görünümlerine göre aşağılamanın, onlarla alay etmenin, ayrımcılık yapmanın, ön yargılı düşüncelerde bulunmanın medeni olan hiç bir insana yakışmaması bir kenara, nefret suçu kapsamına girdiğini söyledi. Coates şöyle konuştu; ‘Bu suçu işlemiş olmak için, fiziksel bir saldırı olması gerekmez. Sosyal medyada nefret suçu kapsamına giren paylaşımlarda bulunmak da suç olarak görülüyor ve ilerde vize başvurularında sorun olarak karşınıza çıkabiliyor.’

Vize almak için yapılması gerekenler (4)

Facebook, Twitter gibi Sosyal Medya Hesaplarına Dikkat

Türkiye’de çok olağan karşılanabilen bazı sosyal medya paylaşımları, aslında gelişmiş ülkelerde nefret suçu kapsamına giriyor. Garth Coates Göçmenlik Hukuku Firmasından Tamer Ulay, bazı örnekler veriyor:

“Nefret suçu işlemiş olmak için, fiziksel bir saldırı olması gerekmiyor. Sözlü tacizler ve sosyal medya paylaşımları da nefret suçunun oluşmasına neden olabilir. Örneğin bir etnik grubu aşağılamak amacıyla “Ermeni Tohumu” demek, bir inanç grubunu ve politik düşünceyi aşağılamak amacıyla “Akkoyunlar” gibi ifadeler kullanmak, azınlıkları hedefleyen “itaat edin ya da terk edin” gibi nefret içeren yazılar, “Alevi ile evlenilmez” gibi belli bir inanç mensubu olan kişilere yapılan sözlü tacizler ve önyargıyla motive edilmiş sosyal paylaşımlar da suç teşkil eder. Ayrıca, hiç bir sosyal statüye sahip olmayan bazı kişilere hakaret ve aşağılama amaçlı paylaşımlar da suçtur. Örneğin, engelliler hakkında aşağılayıcı davranışlar sergilemek, eşçinsel tercihleri olanlara hakaret etmek, kadınlara karşı aşağılayıcı ifadeler kullanmak (cinsiyet hedefli nefret söylemleri) de suçtur.

Suçu işleyen kişi, vize başvurusunda bulunmuş ise ve bu suçu işlediği ispat edilirse, başvurusu red edilebilir. Vizesi onaylanmışsa, iptal edilir. Suç ciddi ise ve kesin delillerle ispatlanırsa, yargılanabilir ve cezaya çarptırılabilir, sınır dışı edilebilir. Bir çok ülke, nefret suçu işlediği ispat edilemese bile, nefret suçunda şüpheli olan kişilerin ülkeye girişine yasak da getirebilmektedir.

Suçun ispatı bir çok şekilde olabilir. Güvenilir şahitlerin yanısıra, suç isnat edilen kişinin sosyal medyada yaptığı suç teşkil eden paylaşımlar da aleyhine kullanılabilir. Sosyal medya hesapları, yıllarca aktif kalabildiğinden, suç teşkil eden paylaşımların çok uzun yıllar önce paylaşılmış olması, delilin ortaya çıkarılmasına engel olmaz. Bu nedenle, sosyal medyada yapılan paylaşımlarda nefret söylemi olmadığına dikkat edilmesi, ileriki yıllarda karşılaşılması olası sonuçları önleyebilir”

Nefret Suçu İşleyenlere Karşı Neler Yapılmalıdır?

• Evrensel hukuk sistemi olan ülkelerde bunun suç teşkil ettiği unutulmamalıdır
• İnsanları bulundukları sosyal statüden dolayı ön yargılı davranışlardan uzak durulmalıdır.
• Facebook, Twitter gibi hesaplardan bir sosyal gruba, etnik yapıya ya da inanç grubuna hakaret edenlere izin verilmemeli, bu paylaşımlar desteklenmemelidir.
• Nefret suçu işlediği açıkça belli olan kişilerin yaptıkları vize başvurularının onaylanmaması için bunlar ilgili konsolosluklara rapor edilmelidir.

1 Yorum

  1. Doğrusu yazıyı okuyana kadar bir vize için sosyal medyada kullanılan kelimelerin dikkate alınabileceğini düşünmedim.

    Fakat bu durumun çok istisnaları gözükmekte.
    Örneğin nufuzu olan kişilerin bu kelimeler gibi bir çok kelimeyi de kullanıp yine de rahatlıkla yurtdışı seyehatlarinde bulunabildiğini çevremizde görüyoruz.

    Misal olarak bir arkadaşım paylaşımunda ”Gavurlar yapmış” ifadesi kullanmıştı.Belkide adamlar bu söze artık alışmıştır.

    Kimbilir.

    Yazılarınızı keyifle okuyorum Osman hocam.Daha fazla yer gezmeniz dileğiyle.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz